İş Görüşmesi-Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Tayfun Bayazıt

(Nisan 2009’dan bu yana Yönetim Kurulu Başkanı)
Yaprak Özer (Y.Ö): Siz makine mühendisligi okumussunuz arkasından da MBA
yapmıssınız. Babanız size petrol mühendisi olma da ne olursan ol demis. Babanız petrol
mühedisi degil mi?
Tayfun Bayazıt (T.B): Babam Türkiye’nin ilk petrol mühendislerinden biridir.

Y.Ö Neden böyle bir sey dedi sizce?
T.B: stihdam alanları kısıtlı oldugu için, yoksa mühendislikle ilgili herhangi bir önyargısı
oldugu için degil. Mühendislige çok yatkınlıgım, istegim, arzum oldugu için madem
mühendislik seçeceksin baska bir alan seç dedi.

Y.Ö: Memnun musunuz bankacılıgı seçtiginiz için.
T.B: Çok memnunum.

Y.Ö: Ama tesadüf olmus galiba.
T.B: Biraz tesadüf oldu.

Y.Ö: Nasıl oluyor bu kadar basarılı bir kariyer tesadüfen?
T.B: Aslında bankacılık ilginç bir sektör, çünkü bankacılık çok genis perspektifle ise bakan
bir konu dolayısıyla sadece isletme dalında, ekonomi dalında, hukuk dalında tahsil yapmak
sart degil, muhakkak ki egitim- ögretim yüksek ögretim çok ciddi bir kazanım bunun üzerine
bir seyler insa etmek lazım ama biz her halükarda ise aldıgımız arkadaslarımıza çok ciddi ve
yogun bir egitim veriyoruz. Bankacılık formasyonunu tanıstırıyoruz. Benim açımdan da
düsündügüm zaman mühendislik sonrası MBA yapmanın mantıgı daha üretimle ilgili bir
konuda çalısabilecegimdi. Üretim ya da ticaretle ilgilenen bir konuda ise baslayacagımı
düsünüyordum, o açıdan bankacılıga baslamam sürpriz oldu ama üniversitenin son yılında
aldıgım dersler bankacılıgın enteresan oldugunu gösterdi. Daha sonra da degisik yerlerle
mülakat yaptıgımda bankacılıgın daha ilginç olacagını düsündüm. Özellikle benim ise
basladıgım dönem 80 yılların basları, Türkiye’nin dısa açılması bankacılıgın süratle
büyümeye basladıgı, yabancıların gelmeye basladıgı dönem oldugu için ilginçti.

Y.Ö: En son ne zaman is görüsmesi yaptınız?
T.B: ki, üç hafta önce yapmıs olabilirim. Mümkün oldugunca giriyorum tabii artık eskisi
kadar giremiyorum bulundugum konum itibari ile ama yogun bir sekilde ise alım yaptıgımız
için özellikle orta ve üst kademe yöneticilerle muhakkak tanısmak, görüsmek istiyorum.

Y.Ö: Bugün buradan bankadakilere ne mesaj veriyorsunuz?
T.B: Benim basında oldugum banka çok eski, köklü, ciddi bir kurum bizim suanda önümüzde
fırsat olarak gördügümüz konu bu köklü, yerlesik, iyi tanınan markaya sahip olan kurumu
gelecege hazırlamak. Bu degisim süreci içersinde bankacılık sektörü de çok süratli degisiyor,
is yapma sekilleri degisiyor, risk tanımlaması degisiyor, operasyonel verimlilik açısından
devamlı bir seyler yapmak gerekiyor. Bu degisim süreci içerisinde bankayı hazırlamak,
yöneticileri motive etmek bugün odaklandıgımız konular.

Y.Ö: tibar yönetimi bankacılıkta bir ivme saglayabilir mi?
T.B: Kesinlikle itibar yönetimi artık kurumsal gelisime çok girmis bir konu, aslında itibarını
iyi yönetemeyen sirketler, müsterilerine ne kadar rekabetçi ürünler sunsalar da ne kadar
mükemmel organizasyonları olsa da bir yerleri eksik kalıyor, o açıdan son derece önemli.

Y.Ö: Bankaya giren genç bir arkadas ne kadar zamanda yöneticilige ulasır?
T.B: Arkadaslarımızın bankada performansları gözlenir, ara egitimlerle desteklenir. Daha
sonra bankada uygun pozisyonlara göre onların baska sahalarda da deyimleri test edilir ve
yönetici hazırlanır. On üç binden fazla olan insanın oldugu bir yerde, daha orta üst düzey
yöneticilige gelmek için bu süreçlerden geçmek lazım, orada ciddi bir seçim süreci var. Ama
bu süreçte biz hem arkadaslarımızın performansının yakından izliyoruz, hem onu egitimle
destekliyoruz, sonuçta basarılı olan çok süratli kazanımlar saglayan, uyum saglayan
arkadaslarımızın da mümkün oldugu kadar elinden tutuyoruz.

Y.Ö: Bir yüzde verir misiniz? Ne kadarı o arada eleniyor, ya da baska sektör tercih
ediyor?
T.B: Bankadan bankaya ve bankanın konumuna göre degisiyor, geçtigimiz yıllarda zor bir
dönem geçirdigimiz ve ondan sonra birlesme süreci yasadıgımız için o dönemde daha
fazlaydı, ama simdi yüzde 5 -10 gibi makul mantıklı yönetilebilir seviyelerde. Bir yandan taze
kan saglarken, üst kademelere terfi edecek arkadasları da içerden seçmeye gayret gösteriyoruz
ama muhakkak ki dısarıdan da hem giris seviyesine hem üst kademede birtakım takviyelerde
yapıyoruz.

Paylaş