Salgın Bir Hastalık Olarak İletişim: Selma Aliye Kavaf

Hepimiz bir şekilde iletişim kuruyoruz. Konuşarak, yazarak, şarkıyla, dansla, görünümle, varlığımızla, kavgayla, sessiz kalarak… Aklınıza gelemeyecek kadar çok iletişim metodu ile aklınıza gelmeyecek kadar çok iletişim aracı var.

Hemen diyebilirsiniz ki, “iletişim kurmak o kadar da zor değil canım, bir şekilde kuruyoruz işte…” Doğrudur, bir şekilde kurulan iletişim denizinde yüzüyoruz, iletişim kazası sonucunda açığa çıkanlar mezarlığından geçiyoruz her gün. Sanırım insanlar konuşa konuşa hayvanlar koklaşa koklaşa klişesi ruhumuzun derinliklerine işlemiş. Konuşuyoruz da konuşuyoruz…

İletişim kurmak işin en kolay kısmı. Asıl olan nasıl iletişim kurduğunuz, niye iletişim kurduğunuz, kiminle iletişim kurduğunuz, ne zaman iletişim kurduğunuz ve en önemlisi iletişiminizin içeriği!

O kadar da kolay değil yani… İletişimin vazgeçilmezi olan içeriğiyle ilgili şahane bir örnek vermek istiyorum size: Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf geçtiğimiz günlerde eşcinsellik için bir hastalıktır ve tedavi edilmelidir” yönündeki açıklamalarıyla tarihe geçti. Kavaf AKP’liler de dahil birçok kesimden tepki aldı, ama ne fayda ok yaydan çıktı. Sakın yanıt verme dedikleri için üzerine gelen eleştiri oklarına karşın susuyor, ortaya çıkmıyor. Çünkü Türkiye’de her şey bir süre sonra unutuluyor.

Sayın Bakan böyle bir açıklama yaptığında acaba sarfettiği sözlerin dayandığı bir araştırma var mıydı, yoksa kişisel fikri miydi? Büyük olasılıkla ikincisiydi. Bireysel kanaatini paylaşıyordu. Keşke şu bilgileri de dikkate almış olsaydı:

Amerikan Psikiyatri Derneği 1973’te aldığı kararla, Dünya Sağlık Örgütü ise 1990’da metinlerinde eşcinselliği tanı sınıflandırmalarından tamamen çıkardı. 1975’te de Amerikan Psikoloji Birliği aynı tutumu benimsedi.

Bakanın açıklamasından sonra çok uğraşmadım, sanat ve sosyal dallara hiç girmedim, yalnızca sayın bakanın meslektaşlarını taradım. Siyaset sahnesinde eşcinsel örnek bulmak  mümkün mü diye baktım. Örnekler dökülüverdiler! Siyaset dünyası da bu “hastalık”tan musdarip değil miymiş!…

İzlanda’da lezbiyen politikacı Jóhanna Sigurðardóttir başbakan oldu. İngiliz Parlamentosu’nda 11 eşcinsel erkek ve kadın temsilci bulunuyor, bunlardan ikisi kabinede görev yapıyor. 2010 Haziran’da Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy eşcinsel televizyon sunucusu Frederic Mitterrand’ı, Kültür Bakanlığı’na atadı. Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimine katılması beklenen Paris Belediye Başkanı Bertrand Delanoe da eşcinsel. Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Berlin ve Hamburg belediye başkanları eşcinsel.

Sayın Bakanın bir eşcinsel meslektaşıyla aynı toplantıya katılması an meselesi…

Avrupa’nın ilk eşcinsel kariyer fuarı 5-6 Mart tarihlerinde Münih’te yapıldı. Fuarın adı Milk 2010’du. Milliyet gazetesinin 18 Şubat 2010 tarihli haberine göre, sadece erkeklerin kabul edildiği Fransa’nın en önemli mason örgütlenmesi “Grand-Orient de France” (Büyük-Doğu) tarihinde ilk kez ameliyatla kadın olan bir mensubunun üyeliğinin devamına karar verdi. ABD’nin Massachusetts eyaletinde geçtiğimiz Şubat ayında lezbiyen, gay, biseksüel ve transcinsiyet yaşlılar için bir huzurevi açıldı. Ev, Massachusetts eyaletinin eşcinsel milletvekili Barney Frank’in 2005′de ölen annesinin ismini taşıyor.

İletişimde haklı olmanız yetmez. Doğru zamanda doğru içerikle iletişim kurmak gerekir. Doğaldır ki, sorumluluk hissedenler itinayla iletişim kurar. Ve beklenir ki, sorumlu pozisyonda bulunanlar sistemli, temkinli ve en önemlisi bilgiye dayanan içerikle iletişim kursunlar. Böyle pozisyonları işgal etmeye aday olduğumuzda, istediğimiz gibi iletişim kurmak değil, olması gerektiği gibi iletişim kurmak zorundayız.

Paylaş