Sosyal medyayı öldürelim mi?

Evet soru başlıktaki gibi… Sosyal medyayı öldürelim mi? Devamı şöyle olmalı herhalde, ya ben onu öldüreceğim ya o beni.

Converseon 2001’de faaliyet göstermeye başlamış bir Sosyal Medya Danışmanlık Hizmeti şirketi. Şirketin kurucusu ve başkanı Rob Key. Key, geçen gün bloğunda sosyal medyayı ‘neden öldürmemiz gerektiğini’ anlattı. Diğer bir ifadeyle topuğuna kurşun sıkmaya kalktı. Bindiği dalı kesmeye çalıştı. Belki de şöyle düşündü, madem ölecek şanıyla ben öldüreyim, çünkü hergün biraz öldüğünü görmek işkence…

Key, belli ki mutsuz. Mutsuzluğunun nedeni, kurum ya da bireylerin sosyal mecrayı ve bünyesindeki araçları nasıl kullanabileceklerini konuşmak yerine, ‘sosyal mecra’nın kendisini  ve ‘sosyal mecra araçları’nı konuşmaları: Twitter hesabı mı açmalı? Yeni, ‘viral video’ nasıl bir şey olacak? Facebook’ta kaç takipçim olmalı?

Böyle baktığınızda sosyal medya kendi kendisini tüketmiş ve asıl amacından sapmış oluyor. Key, bir deney yapmış ve ‘sosyal medya’ teriminin çevrimiçi görünümünü ölçümlemiş. Bir kelime bulutuna ulaşmış. Bu bulut içerisindeki terimler ne kadar büyükse o kadar sık kullanılmış demek oluyor. Kısaca söylemek gerekirse, sosyal medyanın anlamı: Facebook, Twitter ve pazarlamadan oluşan koyu bir mürekkep lekesi haline gelmiş. Siz de küçük bir deney yapabilirsiniz. Sizinki de çevrimdışı bir çalışma olsun. Bir sosyal medya projesini sunmak için herhangi bir şirket yöneticisine gidin, sosyal medyayı anlatmak için büyükten küçüğe doğru kelime bulutunun içerisinden geçin sunduğunuz bütçenin nasıl eridiğini göreceksiniz.

Elmalarla armutların karışması durumu… Sosyal medya araçları üzerine değil de kullanılan dile, mesajın içeriğine, mesajın hangi mecralarda nasıl daha iyi sunabileceğine kafa yorduğunuzda ve kolları sıvadığınızda sosyal mecrada faaliyet göstermiş oluyorsunuz. Yoksa dostlar alışverişte görsün hesabı yapmış oluyorsunuz.

Sosyal medyayı etkin kullanan şirketlerden biri HP. HP, sosyal medya sayesinde ‘çağrı servisi hizmetleri’ masraflarından 10 milyon dolar tasarruf etti. Procter & Gamble, kurum yatırım ve inovasyon portföyünün yarısından fazlasını InnoCentive adını verdiği sosyal etkileşim sayesinde dışarıdan alıyor.

Anlayacağınız, sosyal mecrayı bir trend haline gelmekten kurtarmak gerek. Sosyal mecrayı, modasını yaratmazsak, kurtarabiliriz. Kurtaramazsak Key’in söylediği gibi öldürmek gerek.

İletişim içeriktir. İçerik bilgiyle yapılır. Bana şuradan üç lahmacun sar dercesine bana bir sosyal medya kampanyası hazırla Facebook’ta bin kişi takip etsin dememek gerekir. Bin kişinin izlemesi için içeriğinizin olması gerekir. Yoksa yakında siz de bir dönem gazetelerin verdiği tencere tava promosyonlarını yapmak zorunda kalırsınız.

Paylaş