Senin için dönüm noktası ne?

Geçtiğimiz hafta ‘Kariyerinizde dönüm noktası neydi’ diye bir soru yönelttim. Benim kafamda bu sorunun yanıtı, foruma gelenlerden çok daha farklıydı.

Ben çok heyecanla sordum, ama heyecanlı yanıtlar almayı başaramadım. Kariyerinde dönüm noktası yaşayanlar yok denecek kadar az olmalı ki, yanıtlar dönüm noktasından çok, soruydu. Kim bilir belki de dönüm noktasından anladığımız farklı.

Pek çok konuda olduğu gibi buna da büyük anlamlar yüklemiş olabiliriz. Pek çok konuda olduğu gibi dönüm noktasını da uçlarda yaşıyor olabiliriz. Bazen küçük bir hareketin dönüm noktasının ta kendisi olduğunu göremiyor olabiliriz.

Ben dönüm noktasından ne anladığımı tarif etmeye çalışarak başlamak istiyorum. Dönüm noktası insanın hayatında bir kere yakaladığı bir fırsat değil. Hayat devam ettiği sürece karşımıza çıkabilecek, değerlendirilebilecek olaylar bütünü. Dönüm noktasının bir değişimi ifade ettiği ortada, ancak devrimsel bir nitelik taşımak zorunda olduğunu düşünmüyorum. Küçük adımlarla da dönüşümler yaşamak mümkün.

Aşağıda üç arkadaşın dönüm noktası olarak kabul ettiği anları paylaşmak istiyorum sizinle;

“Dergide yazı yazmam kariyerimi belirledi”


Benim için en önemli olay, üniversite yıllarında gönüllü olarak bir dergide yazmak istememdi. Mezun olduğum mühendislik bölümüne rağmen bu deneyimim sayesinde metin yazarlığına uzanan bir kariyerim oldu. Şu anda iyi bir reklam ajansında çalışıyorum ve ilgi alanımı yeteneklerimle birleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum.

“İşimi bırakmam dönüm noktası oldu”


Kariyerimin en önemli dönüm noktası sanırım hiç sevmediğim işimi bırakmak oldu. Evet, tam 8 ay iş aradım. Ama şimdi istediğim, zevk aldığım şeyleri yapıyorum. Mutluyum…

“Bölümümü değiştirmem önemli bir karar””
İş hayatına atılmadım henüz, ama aldığım en önemli karar üniversitedeyken bölüm değiştirmek oldu. Bir sene dişinizi sıkar derslerinizi iyi getirirseniz şansınız var. Bu karar eminim geleceğimi çok etkileyecek.

Dönüm noktasını bekleyenler…

Dönüm noktası olsun diye bekleyenler çoğunlukta. Bir şey olsun da hayatım dönsün…

“Uludağ Üniversitesi maliye bölümünü bitirdim. Üç yıldır da bir turizm şirketinde muhasebeci olarak çalışıyorum ve her iş arayışımda İngilizce önüme bir duvar gibi çıkıyor. Oysa yaklaşık bir yıllık bir kursa gittim ve İngilizcem de orta seviyede. Gramerim güzel ama konuşamıyorum. Türkçe konuşulan ve departman olarak genelde raporlamadan başka bir işe yaramayan İngilizce, muhasebe mesleği için neden bu kadar önemli? Yoksa ben fark etmedim de İngiliz sömürgesi mi olduk ya da kurumlar muhasebe adı altında başka işlerini de yaptıracak elemanlar mı arıyor? Ota, çiçeğe kısacası her şeye bilinçsizce İngilizce istenmesi doğru mu? Bilip de konuşamamak neden yetmiyor?“

“40 yaşında emekli oldum ve kurumsal olmayan bir şirkette çalışıyorum. Kurumsal bir firmada çalışmak istiyorum, fakat çok iyi özelliklere rağmen olumsuz yanıt alıyorum. Neden acaba?”

“Ben turizm işletmeciliği mezunu, aynı zamanda 4 yıl turizm endüstrisinde başarılı bir şekilde çalışmış biriyim. Fakat ailemin kendi işleri olduğu için maalesef Diyarbakır’da bu işlerle uğraşmak zorunda kalıyorum, etkili ve verimli olamıyorum. Her gün işe isteksiz şekilde geliyorum. Bunun başında beraber çalışmak zorunda olduğum kuzenimin kurumsallaşmaya yatkın biri olmaması ve çoğu zamanda yalan söylemesi. Yaptığımız iş karlı bir iş, fakat hem müşteri kitlesi hem de iş ortamından kaynaklanan sorunlardan dolayı çok rahatsız oluyorum. Sizce ne yapmalıyım?”

“Kariyerlerimizin dönüm noktası aslında üniversite seçimimizle başlamıyor mu? Ziraat mühendisliğini tercih formuma yazdığım gün dün gibi aklımda! Tahmin edeceğiniz gibi işsizim!”

Dönüm noktası nasıl hediye edilir?

Ben daha farklı bakmak istiyorum ve daha farklı şeyler yazmak istiyorum. Dönüm noktasını yakaladım ve bitti artık tamamdır diyemiyorum. Yakaladığım her dönüm noktasından sonra bir başkası çıktı karşıma. Bir kere yakalanınca bitmediğini gördüm ve öğrendim. Görebilmeyi öğrendim. Öğrenmeyi de. Öğreniyorum.

Ben hala dönüm noktasını arıyorum. Bir farkla, yalnızca kendim ve yakınlarım için değil, başkaları için, hiç bilmediğim görmediğim tanımadığım insanlar için. Çünkü biliyorum ki, bir tek benim ya da benim gibi bir grubunun dönüm noktasının ne demek olduğunu bilmesi, onu yakalamaya cesareti olması, onu yakalayacak şansı yakalaması yetmez.

Aşağıda bir dönüm noktası fırsatı ve onun tarifi var. Üniversite üçüncü sınıf öğrencilerinden başlamak üzere en fazla 5 yıl deneyimi olanların katılabileceği bir fırsatlar bütünü. Dönüm noktası vaad ediyor. Garanti etmiyor. Çünkü bir fırsat veriyor ve kullan diyor. Görebilirsen yakalayıp kullanma şansın var. Göremezsen bir başkası mutlaka görüyor.

Hem istihdam hem işsizlik arttı

Ülkemizde  işsizlik oranı, bu yılın Temmuz ayı itibarıyla yüzde 9.1 oldu. Temmuz ayında, bir önceki aya göre 169 bin ilave istihdam yaratıldı. Ama istihdam edilen nüfusa yeni katılımların etkisiyle, işsiz sayısı 12 bin kişi arttı. Buna göre 2005 Haziran ayı itibarıyla 23 milyon 58 bin kişi olan istihdam edilenlerin sayısı, Temmuz 2005’te 23 milyon 227 bin kişiye yükseldi. Resmi işsiz sayısı  2 milyon 305 bin kişiden, 2 milyon 317 bin kişiye çıktı. DİE verilerine göre, Türkiye’de istihdam edilen 23 milyon 227 bin kişinin yüzde 52.5’i kayıt dışı çalışıyor.

Türkiye’de işsizlerin önemli bir kısmını 15-24 yaş arası grup oluşturuyor.

Böyle bir manzaranın karşısında insanın kendi kariyerindeki dönüm noktasından söz etmesi neredeyse suç gibi algılanabiliyor değil mi. Ama suç olur mu hiç? Kendisini düşünmeyenin başkasına da hayrı dokunmaz. Dönüm noktalarını başkalarıyla birlikte yakalamamız gerek.

İndeks Yönetim Strateji Yarışması

İndeks Yönetim Strateji Yarışmaları dönüm noktasını henüz yakalamadığını düşünenler için bir fırsat. Üstelik de pek küçük. Yani ucunda öyle büyük maddi ödüller yok. Kazanan ya staj yapma olanağı kazanıyor ya da önemli bir kurumda eğitim olanağı. “Olanak” kelimesini bilinçli kullanıyorum çünkü dönüm noktası aslında kullanılan, ele geçirilen, değerlendirilen bir olanak. Başka bir şey değil.

İndeks Yönetim Strateji Yarışmaları, uzun soluklu bir istihdam projesi. Projenin staj ödülünde kendini gösterebilirsen, staj için girdiğin kurumda istihdam olanağı yakalayabilirsin. Eğitim aldığın kurumdan yepyeni fikirlerle çıkabilirsin… Her şey senin o dönüm noktasını yakalamak isteyip istememene bağlı.

Yarışma 2003 yılında başladı. Türkiye çapında 9 işortağıyla  yola çıkmıştık. Bugün 50’nin  üzerinde işortağımız var. Hızla genişliyoruz. Toplumsal bir hareket. Hedef belli, Türkiye’nin istihdam sorununun çözümüne katkıda bulunabilmek…

Hayatının dönüm noktası ne diye sorduğumda kendi kendime, işte bir tanesi bu. Bir başkasına hayatının dönüm noktasını yakalama fırsatı yaratma!

Bugüne kadar…

Bugüne kadar beş yarışma gerçekleştirildi: Sırasıyla, bankacılık, perakende, lojistik, bilişim ve turizm konuları ele alındı. Neden bu sektörler, çünkü hepsinin ayrı ayrı istihdam yaratması bekleniyor. Bugüne kadar yarışmalara öğrenci ve genç profesyonellerden oluşan yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Bugüne kadar 65 kişi Türkiye’de staj, 8 kişi yurtdışında staj, 73 kişi eğitim, 6 kişi Bilgi Üniversitesi Türkçe e-mba programı, 9 kişi ODTÜ sertifika programı kazanıp okuma şansına sahip oldular. Telefon, bilgisayar, sağlık poliçesi ve kitap seti kazananları saymıyorum. Yarışmanın amacı maddi bir ödül vermek değil. Yarışmanın amacı bir fırsat yaratmak. Paha biçilmeyen ve kişiye özel.

2005 Yılı Yarışmaları

“İndeks Yönetim Strateji Yarışması”nın altıncısı 16 Ekim Pazar günü başladı. Bu kez daha geniş bir hedef kitleye farklı yarışmalar hazırlandı. Sektör yarışması, otomotiv; girişimcilik; finans ve yazılım… Otomotiv istihdam yaratan önemli sektörlerimizden biri. Girişimcilik Türkiye’nin geleceği. Finansla çok farklı bir kesimin hem kendisini sınamasını hem de fırsat yakalamasını istiyoruz. Yazılım için diyecek bir şey bulamıyorum. Hindistan, İrlanda, İsrail ve Çin örneklerinden söz etmek, biz neden bu ülkelerin arasında yokuz demek istiyorum.

Otomotiv sektörü

Yarışmanın konu aldığı sektör otomotiv. Son yıllarda hızla genişleyen, yan sanayisi ile birlikte önemli bir istihdam alanı yaratan otomotiv sektörüne yönelik yarışmada öğrenciler ve maksimum 5 yıl iş deneyimi olan profesyoneller aynı senaryo üzerinde farklı soruları yanıtlayarak yarışacaklar.

MBA yapanlara özel finans yarışması

Yarışma finansal hizmet sektöründe kurumsal performans yönetimi stratejisinin belirlenmesi üzerine kurulu. Yarışmanın birincisi/leri Avrupa’da yapılacak performans yönetimi konulu Robert Kaplan konferansını 1 gün boyunca izleyebilecek. Konferansın ulaşım ve konaklaması Batuman Danışmanlık tarafından karşılanacak.

Girişim fikri olan herkes davetli

Yarışmanın birincisi Siemens Accelarator tarafından minimum 6 ay kuluçkaya alınacak. Yarışmanın 2’ncisi BÜMED girişim okuluna katılacak. Yarışmanın 3, 4 ve 5’ncileri BÜMED & www.girisimcilik.org ortaklığıyla alacakları eğitim ve mentorluk sayesinde fikirlerini hayata geçirme fırsatı yakalayacaklar. Yarışmaya üniversitelerin 4. sınıf öğrencileri dahil olmak üzere, en az lise mezunu olan herkes katılabilir. Yarışma; teknolojik bir yenilik içeren, ticarileşebilecek, üretime yönelik (yazılım dahil) teknoloji fikrine sahip olan projeler dahil olacak.

Treni kaçırmadık, yazılımla yakalayabiliriz

Her yıl belirli bir alanda yazılım üretmeye yönelik olan bu yaratıcı yarışmanın bu kez sektörü lojistik. Yazılımcılar sektörün ihtiyaçlarını ortaya koyacak ve buna çözümlerini üretecekler. Yarışmaya üniversitelerin elektronik, bilgisayar, matematik, istatistik gibi fen bölümlerinde okuyan 3. ve 4. sınıf öğrencileri, ilgili alanlarda yüksek lisans ve doktora yapanlar ve en fazla 5 yıl işdeneyimine sahip profesyoneller katılabiliyor. Birinciye Oracle OpenWorld’in 2006 San Francisco toplantısına katılım, ilk 3’e Oracle Eğitimi, Yurtiçi Kargo’da 3 kişiye staj olanağı, Filika’da 3 kişiye staj olanağı…

Nasıl katılacaksınız?
Otomotiv, Finans, Girişim ve Yazılım yarışmalarına başvurular 16 Ekim 2005 Pazar günü itibariyle başladı ve 12 Aralık’ta sona erecek. Yarışmaya katılmak için tek yapmanız gereken  www.indeksiletisim.com adresine tıklamak ve kayıt yaptırmak. Ardından senaryo ve sorulara ulaşacaksınız.

Sonuç

Dönüm noktası hepimizin hayatında var. Bazıları kontrolümüz dışında yaşadığımız acılar, bazıları tesadüfen bizi bulan fırsatlar. Bir de bizim bilinçli yakaladıklarımız var. Ben ikinci grupta yer alan fırsatları sizin yaratabileceğinize inanıyorum. Hayatınız irili ufaklı dönüm noktalarından oluşabilir, oluşmalıdır. Formülü şu, çalışmak, görmek, cesaret etmek, istemek… Siz neler ilave edebilirsiniz?
 

Paylaş