Raporuna bak, kurumu al

Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği’nin (TÜYİD) bülteninde yayınlanmıştır.

Raporu kimin için hazırlıyorsunuz? Yatırımcı, ulusal-uluslararası finans çevreleri, paydaş… Raporu eline alan herkesin bir tek ismi var: Okur! Okuyan anlasın diyorsanız, formül tek. Yıl içinde yaşanan olaylara mesafeli bakış, analitik yorum, çok seslilik, doğru bilgi, güvenilir duruş, ilgi çekici yaklaşım, estetik, bilgiye kolay ulaşım, kurumsal tat ve teknolojinin nimetlerinden yararlanmak…

İMKB verilerine göre 11 ana sektörde, 46 endekste, Kamuoyu Aydınlatma Platformu’nda bildirimde bulunan halka açık 363 şirket ve ayrıca halka açık olmayan ama çeşitli sebeplerle faaliyet raporu hazırlamak isteyen şirketler kolları sıvadı.

Faaliyet raporları kurumsal iletişiminin en önemli araçlarından bir tanesi. Kurumların geçmiş performanslarını ve geleceğe ilişkin beklentilerini, vizyonlarını aktardıkları resmi bir doküman. Özünde şirketin aynası.

“Rapora bak kurumu al!” diyebilmek için; dokümanın özetle şu özelliklere sahip olması bekleniyor: Kurum finansal verilerini, sebep sonuç ilişkilerini, sektör/piyasa analizleri ile ulusal ve uluslararası kıyaslama ve değerlendirmeleri, şirket konumlamasını, icra edenleri, felsefe, politika ve yönetim anlayışı, vizyon-misyon, öngörü ve beklentileri doğru yer, ton, vurguyla, bir ana fikir etrafında anlatmalı. Doğruyu söylemek gerekirse, doğru rapor tadından yenmez, faydaları saymakla bitmez.

Peki gerçekler ne? Genellikle faaliyet raporları genel kurula sunulmak üzere hazırlanan, yetişmeyecek telaşı içinde stres dolu aylar boyunca hazırlanan, hazırlayanların çoğunlukla sevmedikleri, genel kurul ertesinde rafa kaldırılan yıllıklar. Faaliyet raporunu Çirkin Ördek Yavrusu masalındaki minik kuğuya benzetiyorum. Faaliyet raporunun güzel bir kuğuya dönüştüğü o an işte bu an: Kurumsal kimlikten taviz vermeyen, yaratıcı, yatırımcı odaklı, fonksiyonel, bilgi yüklü, geleceğe dönük bir fırsat penceresi.

Faaliyet raporlarında küresel anlamda devrim yaşanıyor. Daha ilgi çekici, okunabilir ve kullanışlı hale getirme hedefi, teknolojinin değişimi ve kullanımının yaygınlaşmasıyla raporların yapılarını da değiştiriyor. Baskılı raporlar tasarım ve içerik açısından her yıl farklılaşırken, interaktif raporlama sektöre damgasını vurdu bile.

Fiziki özelliklerde bilmediğiniz bir şey yok; kaliteli kağıt kullanımı, çok renkli baskı, bölümler arası renkli ayraçlar ön plana çıkarken geri dönüştürülebilir materyal kullanımı ağırlık kazanıyor. Basılı sayfalarda azalma şaşırtmıyor, iç kapak kullanımı Avrupa’da hızla artıyor. Tasarımda, temaya dayalı faaliyet raporu hazırlama ön plan çıkıyor. Tema uygulamalarında Asyalı şirketler Amerikalı ve Avrupalı şirketlerden daha başarılı çalışmalar ortaya koyuyorlar.

“Back to basics” diyebiliriz. Raporda en önemli konu içerik! Finansal ve finansal olmayan verilerden oluşan içerikte öncelik istenen raporun belli bir planlama dahilinde ve anlam bütünlüğü içerisinde akması. Raporun okunabilirliğinin artması, rapora verilen önemi göstermesi açısından bütünlük fazlasıyla önemseniyor. Yönetim kurulu başkanının mesajı, şirketin vizyon ile  misyonu her zamankinden daha önemli. Bu bölümler dostlar alışverişte görsün diye hazırlanmıyor.

LACP (League of American Communications Professionals) yarışması önemli bir platform. LACP 2009 değerlendirmesine göre şirketler finansal olmayan kısımlarına ortalama 9,2 adet başlık altında 38,6 sayfa; finansal kısımda ortalama 60,4 sayfada 31,4 adet tabloya yer vermişler. 2010 ödüllerinde Global ilk 20’de  9 ödülle Alman hakimiyeti dikkat çekiyor. İkinciliği ikişer ödülle Türk ve Amerikan raporları alıyor… 2010 ödüllerinde Avrupa / Ortadoğu ve Afrika ülkelerini kapsayan EMEA bölgesi sonuçlarında 14 Alman, 2 Türk, 2 İsviçre… Türkiye iki kategoride de Almanya’dan hemen sonra en çok ödül alan ülke. Report Watch sıralamasına göre İsveç firmaları önde görünüyor (ilk 202de 6 firma ile) Türkiye’den Turkcell 218. sırada yer alıyor.

Raporlarda dikkat çeken unsurlar arasında; “geçmiş yıla bakış” bölümlerde yazılı ifadeleri destekleyecek tablo ve grafiklerin kullanılması yaygın bir strateji. Tablo ve grafiklerin anlaşılabilir olması, rakamların ilgi çekecek fakat okuyucu yanıltmayacak şekilde sunulması ön plana çıkıyor. Konuyla ilgili görsellerin kullanılması ilgi çekici ve güven artırıcı bulunuyor. Şirketin ve piyasanın durumuna bakışta, güvenilir kaynaklardan derlenen bilgiler ve kendini ispatlamış uzmanların yorumları okuyucu tarafından kabul görüyor. Her sektör kendi alanındaki önceliklere göre faaliyet raporu hazırlıyor.

Hazırlanan raporlarda sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk gibi kavramlar sıkça yer almakla beraber bu konularda özel raporlar hazırlanması geçmişe göre daha çok tercih ediliyor. Başarılı raporun aslında tasarım ve içeriğin mükemmel uyumu ile okuyucuyu zorlamadan istediğine ulaştırabilecek ve sorularına cevap verecek rapor olduğu görülüyor.

Bir kurumun en çok izlenen performansı şüphe yok ki, finans ve borsa… Bu unsurları güncel olarak takip etmeyi kolaylaştıran teknoloji ve internetin yaygın kullanımı harikalar yaratıyor. Genel kurul dağılınca rafa kalkan rapor devri teknoloji sayesinde 7/24 kullanılan raporlar dönemini başlattı. Ülkemizde de büyük ilgi gören online faaliyet raporları konusunda ne yazık ki bir standart yok. Türkçede raporun pdf versiyonunun siteye yüklenmesine “online rapor” deniyor. Uluslararası trend bu noktada “online kişiselleştirme özelliklerine sahip interaktif raporlama”ya çoktan kaymış  görünüyor.

Faaliyet raporları hazırlarken herkese kolaylıklar diliyorum.


Paylaş