Kariyer Rehberi – Ayşen Zamanpur


Yaprak Özer: Bütün kadınların girişimci ve başarılı olmasını istiyoruz ama bu herkese nasip olmuyor. Tabii bilinmesi gereken bir şey daha var ki, birden bire girişimci olmadınız. Siz nasıl başardınız? Kaç mağaza, kaç satış noktası ve nerelerdesiniz?

Ayşen Zamanpur: 126 satış noktasında satılıyoruz şu anda. Mağazasıyla, cornerıyla, shop in the shop dediğimiz kavramıyla 126 tane satış noktamız var. Bunlar dünyanın çok çeşitli yerlerine dağılmış durumda ama; ağırlıklı olarak Avrupa diyebiliriz.

Yaprak Özer: Paris sanıyorum çok yakında gelecek.

Ayşen Zamanpur: Paris şu anda açılıyor, bu 127. olacak diye düşünüyoruz, belki Çin var. Hangisi daha önce açılacak belli değil.

Yaprak Özer: Paris, Çin ve bir tane de Türkiye’de açılacak mağazanız var değil mi?

Ayşen Zamanpur: Evet, Kapalıçarşı’da.

Yaprak Özer: Bir Türk markasının Kapalıçarşı’da olması son derece doğal ama bir markanın Kapalıçarşı’da olması ilk defa oluyor değil mi?

Ayşen Zamanpur: En azından bizim hazır giyim sektöründe benim bildiğim kadarıyla yok. Geçmiş senelerde olabilir, fakat şu an itibariyle gördüğüm, izlediğim kadarıyla ilk defa olacak. Çok hevesliydik, çok istediğimiz bir projeydi. Biliyorsunuz, Kapalıçarşı dünyanın ilk kapalı pazarlarından biri.

Yaprak Özer: Bütün para hareketinin doğduğu, en canlı olduğu yerlerden bir tanesi.

Ayşen Zamanpur: Ama bizi Çin de çok heyecanlandırıyor. Çin 19 senedir zaten bizim ikinci vatanımız. Üretimimizi, kaşmir ve ipeğin orada olması nedeniyle zaten orda yaptırıyorduk. Ekip olarak Çin’e çok inanıyoruz ve güveniyoruz. Orada olmayı çok istiyorduk. Fiba Holding’in, Sayın Hüsnü Özyeğin’in ve Türk Mall’un ortak bir yatırımı gerçekleşiyor Shenyang’ta, Star Mall diye harika bir alışveriş merkezi kuruyorlar ve ilk mağazamızı orada açacağız.

Yaprak Özer: Bir ekip işi bu galiba… Siz Türk ekiple girmiş olacaksınız,

Ayşen Zamanpur: Diğer perakendeci arkadaşlarımızı da bekliyoruz, Türk perakendecileriyle beraber girelim istiyoruz. Çok inanıyorum Çin’e. Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi. Bakın Çin’in perakende sektörü, bu rakam çok çarpıcı olduğu için söylüyorum, her yıl bir Türkiye perakende sektörü kadar büyüyor. 190 milyar Dolar bir perakende sektörü hacmi var Türkiye’nin. Çin her yıl 190 milyar Dolar büyüyor. Korkunç bir fırsat olabilir. Bu fırsatı da yakalamak istiyoruz açıkçası. Güzel giderse ki gitmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız, orada birçok mağaza açabiliriz diye düşünüyorum, bütün perakendeci dostlarımı da çağırıyorum.

Yaprak Özer: Var olduğunuz coğrafyalara bakacak olursak ağırlık nerede?

Ayşen Zamanpur: Avrupa’da çok ağırlıklı yatırımımız var. Kanada’da noktalarımız var. Amerika’da cornerlarımız var. 2012 yılında Amerika’da 2 mağaza projemiz var. Ama şu anda daha çok Avrupa ağırlıklı, Letonya, Litvanya gibi ülkelerde varız. Rusya’da varız. Kuzey Afrika’da varız. Cezayir’de, Azerbaycan’da varız.

Yaprak Özer: Neden bu coğrafyalar?

Ayşen Zamanpur: Bir marka olarak bir büyüme stratejisi, bir iş planı çerçevesinde değerlendiriyoruz nerelerde neler yapabiliriz diye. Ekiplerimiz oraya gidiyor, inceliyor. Oradan gelen talepleri değerlendiriyoruz. Sonuç olarak biz şuna ağırlık veriyoruz; Kaşmir ve ipekte eğer o ülkede çok ciddi bir marka yoksa oralar bize çok ilginç geliyor. Söylediğim ülkelerin çoğunda, İskoçya, İtalya, İngiltere dışında henüz ciddi bir kaşmir markası yok. Silk&Cashmere gerçekten 50 yıl sonra çıkmış ilk kaşmir markasıdır. İskoç, İtalyan ve İngilizlerden sonra “ben kaşmirciyim” diye ortaya çıkmış ilk markadır. Buralarda ilk kaşmirci olmayı hedef edindik.

Yaprak Özer: Girişimci olmaya karar verdiğiniz o anı hatırlıyor musunuz bugün geriye döndüğünüzde?

Ayşen Zamanpur: Hikayesini yazıyorum. Sekiz senedir yazıyorum. Bir türlü tamamlayamadım. Her yerde yazdığımı söylüyorum ve artık kesinlikle 2011’de çıkması konusunda söz veriyorum. Tabiî ki bir günlük bir şey değil. Elbette ki bir günü hiçbir zaman söyleyemem, ama kaşmir ve ipekten bir niş market olduğunu, bu alanda çok aristokrat çok pahalı kaşmirciler ve çok ucuz çok kalitesiz kaşmir satanlar arasında çok ciddi bir aralık, bir niş olduğunu fark etmemiz, ekibimizi buna yönlendirmemiz büyük bir şans. Orada girişimci ruhumuzun etkisi var.

Yaprak Özer: Ne demek bu girişimci ruh, nasıl tanımlarsınız? Girişimci insan nasıl olur?

Ayşen Zamanpur: Bence fırsatları ve tehlikeleri belki diğer insanlardan daha önce algılayan ve risk alabilme karakterine sahip kişidir. Bir şeyler yaratmak arzusu, hayata bir imza atmak, yani kalıcı bir şeyler bırakmak arzusudur bence girişimcilik. Pek çok girişimci tipi var, ama ben bütün girişimci çevresindeyim. Dünyadaki girişimci konferansları, kongreleri olsun, şu ortak özelliğimizi görüyorum; bir para kazanma kaygısıyla değil, bir tutkuyu gerçekleştirmek güdüsüyle hareket ediyoruz.

Yaprak Özer: Zaten gözlerinizden anlıyorum şu anda yani anlatırken de heyecanlanıyorsunuz. Bundan sonraki durağınız nedir? Dünya markası olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Ayşen Zamanpur: Kesinlikle hedefimiz olarak koyuyorum. Dünya markası olmak başka bir şeydir. Ben her zaman söylüyorum, Silk&Cashmere dünya markası değildir. Dünya markası olma yolunda çok ciddi adımlar atmış, çok sağlıklı adımlar atmış bir markadır. Ama bazı yerlerde, alışveriş merkezlerinde, bazı ülkelerde mağazalarınız var diye yurt dışında dünya markası değilsinizdir. Biz dünya markası olmaya gerçekten endekslendik. Bütün ekip buna hazır; örgütsel anlamda, konsept anlamında, kurumsal anlamda buna hazırız. Önümüzdeki on yılda kesinlikle dünya markası olacağımızı söyleyebilirim.

Paylaş